Tokio Hotel bütün problemlerinizi çözecekk!!!
Bill'e aşık ve ne yapacağınızı bilemiyor musunuz? ya da Tom ile aynı saç modelini mi istiyorsunuz?? Oğlanlar fanlarının problemlerine çözüm buluyorlar!!
Problem 1
Bill e aşığım ama belki de onu hiç göremeyeceğim...
Bill: Oh, buna ne diyeceğimi bilemiyorum... Eğer bana gerçekten aşıksanız.....(düşünüyor)...belki de konserlerimizden birine gelmelisiniz, belki de sizi orada görebilirim...
Tom: Ben birşey söylemek istiyorum:: Bana aşık olmalısınızzz!! O zaman herşey iyi olur...( yani eğer bana aşıksanız yapmanız gereken şey daha da çok aşık olmak diyo yaa!!)
Bill: Belki de beni de diğer erkeklerden biri gibi düşünmelisiniz... Bu kırık kalbinizi biraz olsun iyileştiriyor mu???
Problem 2
Ben bir th fanıyım ve arkadaşlarım benimle bunun için dalga geçiyorlar...
Bill: Bence bunlara hiç cevap vermemelisiniz...
Tom: Okulda bizden nefret eden çocuklar bizle de dalga geçtiler ama bu bizi hiç etkilemedi...(hadi canım ordan , bunun için okulu bırakmadılar mı??))Ve bu yüzden ben aslında sınıftakiler gibi olmadığım için kendimle gurur duyuyorum. Bill ve ben başka şeyler yapmayı seçtik, başka birisi olmaya çalışmadık. Yani bize bir bakın alay edilmenin gerçekten pozitif bir yararı olabiliyor...
Problem 3
"Ailem th konserine gitmeme izin vermiyor!!"
Hepsi birden:: Palavraa!!!
Tom: Bizim anne-babamız bizim her zaman konserlere gitmemize izin verirlerdi. Ben ilk canlı konserime gittiğim zaman 9 yaşındaydım ve de bence herkesin bu özgürlüğü olmalı.
Bill: Ve ayrıca bu çok aptalca çünkü fanlar eninde sonunda konsere gelmenin bir yolunu bulurlar.
Georg: En iyisi bu işte çocuklarınızı özgür bırakmak. Konsere gidip gitmemeye onların karar vermesine izin vermek.
Tom: Ben ne istiyorum biliyor musunuz? Bu konuda fanlarımızın anne-babalarıyla konuşmak istiyorum. Siz sadece bana adresleri verin ben hallederim...
Gustav: Kesinlikle, onların bizle iletişim kurmasına izin verin, biz ayarlarız...
Problem 4
"Saçımın Tom gibi olmasını istiyorum ne yapmalıyım?"
Georg: Oh, bu çok zor.
tom: Ve işte ilk defa haklı! Benim saçım çok düz ve öyle tutmak/düzeltmek(ne dediğini anlayamadımm...) çok zor oluyor. Bir kere her gün rastaları tekrar çevirip spreylemeniz gerekiyor. Rastanın içindeki şeyi söylemeyeceğim laboratuarda bunun için saatlerce uğraştım(gülüyor)... Bu benim için özel yapıldı ve çok iş gerektiriyor... Bunlar ne kadar zamandır mı var??
Georg: Koklayın, anlarsınız!!!! (euehueheuehue)
Tom: Galiba 10 .11 yıldır var.
Problem 5
"Odama th posterleri asmama izin verilmiyor."
Bill: Benim odam posterlerle doluydu...
Tom: Kesinlikle...Benim posterim bile vardı resimlerimi büyütüp bastırır duvarına asardı.
Bill: Ah, kapa çenenii!!! Bu doğru değil, ama bence herkes hayatında birinin fanı olmalı, yani odası posterlerle dolu olmalı. Bir ebeveyn olarak buna izin vermelisiniz. Onlar da hayatlarında birinin fanı olmuşlardır, di mi? Ben hep odamda en sevdiğim grubu dinlemeye bayılırdım.
Tom: -dım mı? O bunu hala yapıyor...!
Problem 6
Giydiğiniz cool kıyafetleri nereden bulabilirim?
Tom: Gerorg gibi görünmek istiyorsanız, bir ay boyunca hiç yıkanmayın yeter...
Georg: evet örnek olarak...(ne demek istiyo anlamadım)
Tom: Ve Bill... Öyle görünmek istemezdiniz değil mi?
Bill: Ben her zaman en süper şeyleri 2. el satan yerlerden buluyorum en süper şeyler hep orada oluyor...Eğer benim görünümümüm istiyorsanız oralara bakın.
Problem 7
Kötü hisssediyorum çünkü gustav ve georg bill ve tomdan daha azz ilgi görüyor
Tom: Bu neden biliyor musunuz? Onlar bizden daha az konuşuyorlar yani bill ve benden daha sesizler...Ayrıca konuşsalar da kötü olurdu çünkü ne demek istediklerini nasıl söyleyeceklerini bilemiyorlar...Hiç bu ikisini almanca konuşurken duydunuz mu??İngilizceleri çok dramatik aama almancaları da en az o kadar kötü...
Bill:georg ve gustav bizden daha sesizler ve ilgi istemiyorlar. Biz ise buna alıştık...
Georg: Ben böyle rahatım ve.................(uzun bir duraksamaa)
Bill: Tüm söyleyebileceği de bu!!!
Gustav: O sadece tipik cevabımızı kullanıyor: ben böyle rahatım
Problem 8
TH ile konuşabilmeyi çok isterdim ama almanca bilmiyorum...
Bill:Bizle ingilizce de konuşabilirsiniz. Artık daha iyi biliyoruzz...
Tom: Biz fanlarla konuşmasını iyi biliyoruz ( KONUŞMAYI)
Bill: Ve küçük sohbetler yapmayıı..............
Tom: aslında tam biliyoruzz....
Bill: ama şu an geliştirmeye çalışıyoruz. amerika ve ingiltereye gidip ingilizceizi geliştiriyoruzz...